23 Eylül 2018 Pazar

Grup Femdom – I

Epey uzun bir MSN arkadaşlığının ardından beni görmeyi kabul etti. Yaklaşık 2-3 ay boyunca hem telefon hem MSN den birbirimizi tanımıştık. Hatta ayaklarını bile görmüştüm cam dan. Hakikaten cam dan bile olsa oldukça iyilerdi doğrusu. Yine bana uzun yollar görünmüştü. İşlerimi ayarlayıp, yine uzun süre kaldığım İstanbul'un yolunu tuttum. Sabah ilk uçakla İstanbul'daydım…

Daha önce yurtdışı ve yurtiçinde bir sürü sahibem olmuştu ama bu farklıydı. Sahibe olduğunu neredeyse tüm arkadaşları biliyordu. Bilmekle de kalmıyor meraklı olanları davet de ediyordu kölelerini görmeye. Bu da beni oldukça heyecanlandırıyordu. Zaten neredeyse her kölenin hayali değil midir birden fazla sahibeye kölelik. Ben de bu fikri düşündükçe deliriyordum. Yurtdışında birkaç kez DS partilere katılmıştım. Ama epey zaman geçmişti yaşamıyordum bunları. Kafamda bin bir düşünceyle aradım onu. Tarif ettiği yerdeydim. Aradan yarım saat geçmeden beni beklediğim kafeden aldı. Tahmin ettiğimden daha güzeldi doğrusu. Eee her şey cam da güzel görünmüyor demek ki dedim içimden. Ayak üstü birkaç muhabbetten sonra yürümeye başladık. Yolculuk muhabbetleri falan derken eve gelmiştik. 6 katlı bir apartman dairesiydi burası. Merdivenlerden çıkarken ayaklarına baktım. Spor ayakkabıları vardı ayağında ve ince çorap giymişti. Bunu daha önce konuşmuştuk çorap şarttı benim için. Asansöre binip en üst kata çıktık. Saat henüz sabahın 9 'u idi. Kapıyı açtı ve ses çıkarma manasında bi işaret yaptı. Evde başkaları vardı belli ki. İçeri girdik beraberce. Çantamı koyacağım yeri gösterdi. Üstümü çıkardım ve kanepeye oturdum. Bana eşofmanlarımı giymemi söyledi. Çok tedirgindim. Ama onun rahatlığı beni de rahatlatıyordu. Evde 2 arkadaşı daha olduğunu ve uyuduklarını söyledi. Biri de kuzeniymiş ama ben daha sonra öğrendim. Giyinme işleminin sonrası gece çok geç yattıklarını halen uykusunun olduğunu söyledi. Bana sen de gel dedi ve iç odaya geçtik. Odadaki kanepede bir bayan uyuyordu hakikaten de. O da odadaki yatağa geçti ve uzandı. Bana sen de yat dedi. Ben de nereye dedim. Tabi ki ayakucuma dedi. Doğrusu beklemiyordum bunu. Onun ayakucuna yatay pozisyonda kıvrıldım. Ayaklarını yüzüme koydu. Çoraplarının, ayaklarının kokusu halen aklımda. Bu pozisyonda uyuyabilecek köle var mıdır bilmiyorum ama ben uyuyamadım. Aslına bakarsanız onunda uyuyabildiğini sanmıyorum. Uyku uyanıklık arası dönüp duruyordu ve arada kafama bastırıyordu ayaklarını. Ben de çadırı kurmuş, bir köpek gibi ayaklarının dibinde duruyordum. Bir ara uyumuşum. Sanırım 2 saat kadar uyumuşuz.
Uyandığımda kafama bastırıyordu ayaklarını ve saat öğlen olmuştu. Birlikte kalktık. Bana salona geçmemi söyledi. Dediğini yaptım. O da lavabo falan derken odalara girip arkadaşını ve kuzenini kaldırdı. Herkes gözleri şişmiş vaziyette kalkıyordu ve kalkan da garip bakışlarla bana bakıyordu. Geldi miiii? Bu mu seninki? gibi şaşkın sorular soruyorlardı benim yanımda. Anlaşılan biliyorlardı zaten olayı. Ama sonra ikisi de gelip hoş geldin deyip elimi sıktılar. Hatta kuzenle öpüştük bile. Ben ürkek bir şekilde kanepenin kenarında oturuyordum.
Kahvaltı hazırlıyorlardı hep beraber. Ben yardım etmeyi teklif ettim. Yok yok henüz misafir sayılırsın sen otur dediler. Sahibem ekledi : Daha başlamadık… (yutkunuşlar!)
Sonra birlikte kahvaltıya oturduk. İyi gelmişti doğrusu bu kahvaltı. Kafam yerine gelmişti. Üstüne bir de kahve ve sigara ohhhhh. Gel keyfim gel. Ama birazdan olacakları bilsem bu kadar da keyiflenmemem gerektiğini anlardım.
Sigaradan sonra sahibem bana sofrayı toplamamı emretti. Sanırım başlıyorduk artık. Sofrayı topladım ve kanepeye oturmaya tam yeltenmiştim ki; Hoop yeter artık dedi. Herkes yerini bilsin bu kadar misafirlik yeter. 3'ü aynı anda kahkahalara boğuldular. Ne yapacağımı şaşırdım önce ama sonra sahibemin sandalyesinin dibine diz çöktüm. Halen ayaklarında ten rengi çorapları vardı ve terlikleri. Kuzeninin ayakları çıplaktı diğer bayanın ise ayağında soket beyaz çoraplar vardı. Sahibem başımı tıpkı bir köpeğin başını okşar gibi okşamaya başladı. Arada boynumu ve gerdanımı okşuyordu.
Bakın bu benim köpeğim olacak kızlar. Yeni aldım bunu. Bakalım ne kadar sadık. (kahkahalar ). Biliyosunuz çok köpeğim vardı ama artık birini alıp sürekli kullanacağım. Bi tane sadık köpek yeter dimi ama (kahkahalar).
Kuzen: Patini ver bakayım kuçu kuçu. Hahahahaha tamam hadi şimdi de Selda ya uzat patini. Hahhahaha.
Selda: Kız bu pek şekermiş yaaa. Baksana nasıl ürkek uzatıyo elini.
Sahibe: Kızım o el değil pati. Hahahahaha
Bu şekilde hepsini selamladım. Onlar masa başında kahvelerini, sigaralarını içiyorlardı. Ben sahibemin terliklerini yalıyordum. Çorapları deli ediyordu beni. Söz yine dolaşıp bana geldi.
Selda: Napıyo o yaa
Sahibe: Ayaklarımı yalıyo ne yapsın. Bi köpek ne yapar başka.
Selda: Valla hiçbir erkek benim ayaklarımı yalamadı. Zevk alıyomusun hakikaten bundan?
Sahibe: Elbette. Mutlaka denemelisin. Git bakiyim Selda hanımın dibine.
Yaklaşıp Selda hanımın soket çoraplarına ufak ufak öpücükler kondurmaya başladım. 3-4 ten sonra ayaklarını çekti sandalyenin üstüne ve beni itti.
Selda: Ayyyy huylandım kızz. Hakikaten değişik bişey. Çorabın üstünden bile değişik bi his. Garip ilginç Nasıl diyeyim…
Sahibe: Bak, ilkinde gıdıklanma hissi oluyo ondan sonrası zevk almaya başlıyorsun devam etsene biraz. Diliyle yalasın biraz bak nasıl hoşuna gidecek.
Selda: Yok yok şimdi değil birazdan yaparım.
Geri dönüp sahibemin ayaklarının dibine diz çöktüm tekrar. Kulaklarımdan tutup kafamı kaldırdı 2 tane okkalı tokat attı. Çok canım yanmıştı ve afallamıştım.
Bak arkadaşımı memnun edemedin. Adam gibi öpsen devam etmeni isterdi. Aptal köpek.
O sırada hep birden kahkahalar yükseldi tabii sahibe hariç.
Kuzen: Wouwww ne yaptın yaaa. Yazık ya çocuğa. Yakışıklı cici de bir şey. O kadar acımasız olma yaa.
Sahibe: Olsun olsun. Dayaksız köpeklik olmaz. Arada dövecen.
Ardından kafamı ittirdi kuzene doğru. Kuzen başımı alıp dizine yasladı ve kafamı okşamaya başladı tıpkı bi kedi gibi. Hakikaten mayışmıştım
Kuzen: Yazık yaaa. Arada biraz da sev yaaa. Bak okşadıkça nasıl hoşuna gidiyo. Yazııık. Aynı benim Yeşim gibi ( Yeşim kedisi). Okşadıkça mayışıyor.
Sahibe: Çok yüz verme ısırır falan arada disiplin şart. Sen de öptürsene ayaklarını
Birkaç dakika sonra enseme hafif bi tokat yedim.
Kuzen sahibeme dönerek; Biliyosun ben birkaç kez yaşadım bunu. Hadi öp bakalım kedicik benim ayaklarımı da
Eğilip kuzenin çıplak ayaklarına öpücükler kondurmaya başladım. Aslında çıplak ayak sevmiyorum ama ne yapayım. Ama bakımlıydı ayakları.
Kuzen: Ama duyamıyoruz öpücük seslerini yoksa sevmedin mi ayaklarımı???
Mucuk mucuk mucuk ( Kahkahalar)
Sonra o da itti beni ayaklarının altından. Gidip sahibemin ayaklarının altına geçtim usulca. Epey bi konuştular. Ben de onlara çay kahve servisi yaptım bol bol. Sonra kalktılar. Bana ortalığı toplamamı emretti sahibem. Biz geliyoruz dedi. İçeri gittiler. Seslerini duyuyordum kikirdeşip duruyorlardı. Ortalığı topladım ve yine aynı sandalyenin kenarında onları beklemeye başladım. İçeri önce sahibem girmişti. Uzun bir etek giymişti üstüne ve siyah çorapları ve hafif topuklu terlikleri vardı. Muhteşemdi. Ardından kuzen; o da diz üstü bir etek giymişti ve desenli bir külotlu çorap vardı üzerinde, terliği yoktu. Selda hanım ise kot pantolon giymişti ama ayaklarında onun da siyah çorap vardı. Belli ki sahibem onlara çoraplara olan düşkünlüğümü epeyce anlatmıştı. Üçü de hafif makyaj yapmışlardı ve harika görünüyorlardı. Odaya dağıldılar. Hafif göz ucuyla onları süzdüm tek tek. Sahibem görmüş olacak ki
Sahibe: Şuna bakın şuna ağzı nasıl sulandı. OOOOOOOPPPP alooooo napıyosun lan yiyeceksin kızları. Kendine gelllll
Toparlanıp kafamı önüme eğdim.
Sahibe: Gel bakayım buraya sen.
Gittim yanına. Kulağımdan tutup kafamı kaldırdı. Arda arda tokatlamaya başladı.
Adam ol adam. Bakarken bile bir köpek olduğunu unutma. Kırmıyayım kafanı haaa. Yere diz çök ve kafanı göm bakayım yere.
Tam önünde diz çöktüm. Ayaklarını sırtıma koydu ve muhabbete başladılar. Arada bir şey istiyor getiriyordum. Yaklaşık yarım saat kadar orada kaldıktan sonra beni itip Selda hanıma gönderdi. O da ayaklarını sırtıma koydu ardından da kuzen. Onlar yan yanalardı zaten.
Selda: Bak nasıl çoraplarım güzel mi? Siyah çorapları seviyor musun köpek diyerek ayaklarını yüzüme doğru yaklaştırıyordu arada. Öp bakayım diye uzatıyor ama tam öpecekken çekiyordu ayaklarını yüzümden. Şaka yaptıııııım demeyi de ihmal etmiyordu.
Sahibe: Kızım arada öptür sen de disiplin dediysek arada ödül de vereceksin.
Selda: Yok yok öpmesin. Gıdıklanıyorum yaaa. Böyle iyi. Öpecekse kuzeninkileri öpsün.
Kuzen: Hakikaten dönsene bu tarafa. Öp bakalım doyuncaya kadar.
Ben hemen yumuldum tabii.Kuzen yaklaşık 19-20 yaşlarında çıtır bir fıstık. ( Böyle değimi duysa ne yapar bilmiyorum) Ayakları da o kadar narin ki. Kırmızı ojeleri adamı delirtiyordu. Yaklaşık 10 dakika öptüm onları
Kuzen: Kız valla zevk almaya başladım ben. Çok güzel yalıyo bu senin köpek. Utanmasam başka yerlerimi de yalatacam ( kahkahalar).
Sahibe: İstersen gece senin odanda kalsın nereni yalatacaksan yalat.
Kuzen: Yok yok o kadarı da fazla. Ama bakarız…
Arada sahibem beni çağırıp bir iki tokat atıp geri gönderiyordu.
Sahibe: Sizde vursanıza yaa. Hep ben mi vuracam
Selda: Ya ben acıyorum ya. Yazık valla kıyamıyorum
Sahibe: Kızım bu köpek diyorum önünüze atıyorum istediğinizi yapın diyorum siz de nazlanıyosunuz yapın işte. Bu yaptıklarınızdan onun da zevk aldığını unutmayın. Köpek söyle bakalım bu kadar yolu niye geldin sen?
Dayak yemek için efendim
Başka?
Ayaklarınızı yalamak öpmek için efendim
Başka?
Köpeğiniz olmak için efendim
Aferin sana. Git efendilerine yalvar o zaman seni dövmeleri için
Dizlerimin üzerinde;
Lütfen efendim dövün beni, köpeğiniz olmak istiyorum, lütfen efendim ( bunu derken bile zorlanıyordum) ( kahkahalar).
Selda: Hahaha şuna bak yaaa. Koca adam beni döv diyo. Allah Allaaaah. Sen cidden zevk alıyomusun bundan yaaa.
Ben: Evet efendim.
Peki al o zaman. Birkaç hafif tokat.
Kuzen: Gel bakayım buraya sen.
Arda arda sahibeninki kadar olmasa da sert tokatlar.
Aferin sana. Bak o kadar vuruyorum ama ah bile demedi.
Sahibe: Tecrubeli kızım herhalde. Ben herkesi köpeğim diye evime almam. İşi biliyo yani. Sen, herkes böyle mi yalar ayaklarını sanıyosun. Zevk alıyosan bunda kölenin rolü önemli.
Selda- Kuzen : Hımmmmm
Bu şekilde birkaç saat daha geçmişti. Bu arada sahibe birkaç telefon görüşmesi daha yaptı. Anlaşılan daha önce bana bahsettiği arkadaşlarını arıyodu. Bana kadronun kalabalık olacağını söylemişti. Konuşurken iç odaya gidiyordu ve ben ne dediğini duymuyordum. Kuzenin çalan telefonunu duydum. Ben kuzenin ayaklarının altındayken o konuştu. Arayan bir arkadaşıydı. O da onu çağırdı. Bir taraftan gülüyordu. Zaten çağırdıkları kişilere yaklaşık 1 hafta önceden olay anlatılmıştı. Sahibem de bana söylemişti ortalama 9 kişi olacak ona göre diye. Ama dediği gibi olmadı. Allah'tan da olmadı zira heyecan katsayım gittikçe artıyordu. O kadar bayana köle olmak hiç o kadar da fantastik olmayabilirdi. Dayanamamaktan korkuyordum. Rezalet çıkmasından, bi yerimin sakatlanmasından ve bin bir türlü şey geçmeye başlamıştı kafamın içinden. Hep hayalini kurduğum bir sürü sahibeye kölelik olayından şimdi korkar olmuştum. Ama artık dönüşü yoktu. Sahibe son konuşmasından sonra ayağıyla yere yapışık olan kafama bastırarak:
Bak millet geliyo istersen çık defol git. Sonra pişman olma. Bunu sen istedin ama halen vazgeçebilirsin. Tercih senin dedi.
Ne diyebilirdim ki. Bi tarafım bunu şiddetle isterken diğer yanım korkudan tir tir titriyordu. Emrinizdeyim diyebildim.
Sahibe: Aferin sana kuçu dedi.
Yaklaşık yarım saat sonra ilk kapı çaldı. Sahibem beni de kulağımdan çekerek kapının eşiğine götürdü. Gözlem yerinden baktıktan sonra kapıyı açtı. Ben diz çökmüş bekliyordum. İçeri uzun çizme giymiş yaklaşık 30-35 yaşlarında bir bayan girdi. Beni görünce hiç konuşmadan gülmeye başladı.
Bu mu yaaa. Aman yarabbim. Bu ne yaaaa. Ahahahahaa.
Sahibe: Hoş geldin desene köpek. Bak bu da efendin senin.
Çizmelerine öpücükler kondurdukça bayan da gülme krizine girmiş gibi katılıp duruyordu. Sonra çizmelerini çıkarıp içeri girdi. Biz de peşinden tabi. Koyu bi muhabbet başladı. Bekliyordum kurbanlık koyun misali.
2. zil çaldı ve ben yine aynı pozisyonda kapıya. Bu kez 25-27 yaşlarında kumral bir bayan girdi içeri ve elinde poşetler. Ama o beni görünce hiç de şaşırmışa benzemiyordu. Bu, sahibemin sahibe olan arkadaşıydı sanırım. Nitekim öyleymiş de.
Ne bakıyon lan öyle, alsana şu poşetleri elimden.
Hemen elindeki poşetleri aldım ve mutfağa götürdüm. Bir sürü bira ve votka vardı şişede. Biraz meyve cips falan filan. Dedim bunlar kafayı bulmayı kafalarına koymuşlar.
Sonra 2 kişi daha geldi biri kuzenin arkadaşıydı ve 20 yaşında afet gibi bir kızdı. Sarışın ve oldukça güzel bir bayan. Diğeri ise yine sahibenin bir arkadaşı. Pek güzel sayılmaz ama fena da değil.
Toplamda 7 kişi olmuşlardı. Dikkatimi çeken en önemli şey hepsinin de hayallerimi süsleyen çoraplardan giymiş olmalarıydı. Belli ki sahibem söylemişti onlara. Beni düşünmüştü yani. Ama yine de sayı beni kokutuyordu. Tek tesellim 2.sahibenin dışında diğerlerinin bu işi sadece merak ettiklerinden dolayı burada olmalarıydı.
Ekip tamam olduktan sonra sahibemin ayaklarının dibine diz çöküp oturdum.
Pek de masum duruyo kız bu.
Eeeee bu ne işe yarar oturuyo mu sürekli?
Sahibem: Ne isterseniz o işe yarar. Ev işi yapar, temizlik, şahsi temizlik hahahaha, köpeklik…
Yeni gelenlerden biri elinde oynadığı lastikten saç tokasını fırlatıp;
Hadi getir bakalım köpekçik dedi.
Gidip dişlerimle alıp götürdüm tokayı. Sonra bir daha bir daha. Ellerimi hiç kullanmıyordum. Toka sürekli el değiştiriyordu. Bir süre sonra tokayı havada ağzımla kapmamı söylediler. Eğer 3 kez yakalayabilirsem ödül olduğunu ilave ettiler. Bir o, bir o atıyordu. 2 kez yakalamıştım. Ödülü ben de merak ediyordum. En son sahibemin elindeydi toka. Beni iyiden yanına çağırdı ve tokayı hemen önümde havaya attı. Kafam yukarıda tam ağzımı açıp yakalayacağım zaman yüzüme öyle bir tokat attı ki inanın kendimden geçtim desem yalan olmaz. Boş bulunmuştum. Paaat diye sağ yanıma yıkılmışım. Hepsi birden öyle bir güldüler ki sanırım 5 dakika kadar sürdü. Ben onları sadece gürültü olarak duyuyordum yada uğultu. Gerçekten çok sertti tokat. O sırada 2.sahibe gelip kafama bastı ;
Ne oldu köpekçik çok mu sert oldu? Beklemiyordun sanırım haa. Öyle ödül almak kolay değil. (Kahkahalar)
– DEVAM EDECEK –

1 yorum:

  1. Merhaba, Mutsuz ve Doyumsuz Bayanlar Adana ve çevresinde yaşayan, Reel birliktelik düşünen, Gizlilik ve Güven İçerisinde İlişki Arayan Seks'te Sınır Tanımayan ve Ne İstediğini Bilen Doyumsuz Bayanların Mesajını Bekliyorumm
    0545 352 25 52 Özele Açık ! Skype™: Dost_erkek01 Whatsapp var

    Merhaba, Evli Çiftler Eşi için Büyük ve Kalın Düşünenler.. ( Fotoğraf ispatlı ) Eşinizin Mutluluğuna Engel Olmayın 0545 352 25 52 Özele Açık! Whatsapp Var Skype™: Dost_erkek01 Not:Tek Erkeqim.. Deneyimim var.

    Merhaba, Grup seks fante*zisini gerçekleştirme düşüncesinde olan Kararlı Samimi Paylaşıma Açık Gizliliğe Önem Verenler

    * Evli Çiftlere 3.TEK ERKEĞİM!

    * Kocasının yanında bir başka tene dokunma arzusu olan

    * Tost olmayı arzulayan bayanlar

    * Karısı gözlerinin önünde başka bir tene dokunurken aldığı hazzı görmek isteyenler beyler

    * Sizi tanıyan sizin hassasiyetinizi bilen gizliliğe önem veren deneyimli güvenilir sırdaş samimi dost olarak tanışmak isteyenler

    * 0545 352 25 52 Özele Açık ! Skype™: Dost_erkek01 Whatsapp var

    YanıtlaSil